Uyku Uyku, canlı varlıkların temel ihtiyaçlarından biri olup, tıp bilimi tarafından hâlâ tam olarak çözülememiş bir sırdır. Her organizma, insan, hayvan hatta bitkiler bile kendilerini dış dünyaya kapatarak uyku halinde dinlenmeye çalışırlar. Gücünü tazelemek ve yenilenmek denince akla genellikle uyku gelir. Sorun bu perspektiften ele alındığında, uykunun yorgunluktan ileri geldiği kabul edilir. Ancak bu sadece fiziksel yorgunluk değildir. Çünkü hiçbir iş yapmayan bir vücut bile belirli bir süre sonra uykuya dalar. Uyku, bedenden çok beynin ve sinirlerin yorgunluğundan kaynaklanır. Bu yorgunluk, çok çalışmaktan değil, normal çalışmadan doğar. Nasıl ki hiçbir iş yapmayan bir insan yine de uyuma ihtiyacı duyarsa, hiçbir zihinsel faaliyet göstermeyen beyin bile yorulur. Bu durum fiziksel değil, fizyolojik bir yorgunluktur. Bedenle değil, organizma ile ilgilidir. Özetlemek gerekirse, beden veya beyin görünüşte tam bir tembellik içindeyken bile vücudun çeşitli organları, hatta hücreleri içten içe çalışmaktadır. Özellikle beyin ve sinirler, hiçbir zaman boş durmazlar ve organizmanın işlevlerini sürdürürler. Bu bakımdan uyku, vücuttan çok beynin ve sinirlerin yorgunluğundan kaynaklanan bir dinlenme ihtiyacıdır. Uyku, dinlenme ve zihnin rüya görme alanıdır diyebiliriz. Uyku hâlâ sırrı çözülememiş farklı bir evren gibidir. Uyku Problemi Nasıl Teşhis Edilir? Uyku probleminizin olup olmadığını anlamak için, bunu siz uyurken yanınızda olan kişilere sorabilirsiniz. Uykuda hareket edip etmediğinizi, horlayıp horlamadığınızı ve nasıl davrandığınız hakkında bilgi alabilirsiniz. Bir aydan uzun süren ve yaşam kalitesini düşüren uyku sorunları için uzmanla görüşebilirsiniz. Bunu belirlemek için bazı testler ve tahliller vardır. Çoğu uyku rahatsızlığının da tedavisi mümkündür. Uyku Hastalıkları Uyku hastalıkları, kişinin günlük uyku ihtiyacı, yaşı, sağlık durumu, yaşadığı coğrafya ve kendi konumuna bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Ortalama olarak bir kişinin günlük uyku ihtiyacı 8-10 saat arasındadır. En kaliteli uyku süresi, gece karanlığında ışıksız bir ortamda alınan uykudur. Gece ihtiyacımız olan uykuyu bazen yeterince alamamak, gün içerisinde strese, performans bozukluğuna ve dikkat dağınıklığına neden olur. Bu, bazen iş hayatının saatlerinin çelişmesi bazen de hastalık gibi başka nedenlere bağlı olarak oluşmaktadır. Bazı kişiler uykuya dalmada güçlük çekerken, bazı insanlar da kalitesiz bir uyku uyuyor olmaktan ve dinlenememiş olarak uyanmaktan şikayetçidir. Bazı uyku rahatsızlıkları şunlardır:
Uyku apnesinin en belirgin özelliği uykuda solunumun durmasıdır. Uyku esnasında horlama, bu durumun nüksetmesi sonucu oluşur. Bu uyku apnesinin birçok nedeni olabilir. Aşırı kilo, bademciklerin büyüklüğü, küçük dil, damak yapısı ve tıkanıklık gibi nedenlerden dolayı ortaya çıkabilir. Uykuda nefes almada güçlük çekmek, kişinin uykudan uyanmasına ve kalitesiz bir uyku yaşamasına neden olur. Kişi bu durumdan rahatsız olmasının yanı sıra partnerini de rahatsız eder. Yanında horlayan bir kişi, yanındaki kişinin de uykusuzluk çekmesine neden olur. Bu, çiftler arasında boşanmalara bile yol açabilir. Uyku apnesi, tedavisi mümkün bir rahatsızlıktır. Aşırı kafein tüketen insanlar, gece uyanık kalıp gündüz uyuyan iş sahibi kişiler, nikotin ve bazı ilaçların yan etkileri kişilerin uyku düzenini bozar. Bu problemler normale döndükten kısa bir süre sonra kişi kendiliğinden uyku düzenine geri döner. Uyunacak yatağın rahatsız olması, ışık geçiriyor olması, ses geçiriyor olması hatta odanın gereğinden fazla sıcak ya da soğuk olması kişinin rahatsız bir uyku almasına neden olur. Kaliteli bir uyku çekmek istiyorsanız bu şartları oluşturmaya özen gösterin. Uykusuzluğa neden olan bir diğer faktör psikolojik sorunlardır. Aile ya da iş hayatındaki problemler, kalıcı sorunlar, duygusal depresyon beraberinde uykusuzluk getirir. Kişi sorunları yatağa girince beyninde getirip götürür. Bu, uykuya dalışını geciktirdiği gibi uykuda kabus görmeye ve uykudan uyanmalara neden olur. Bazen de depresyon halinde kişi aşırı uyku isteği duyar ve yataktan çıkmak istemez. Gitgide daha fazla uyur ve halsiz düşer. Düzensiz uyku, gün içinde hayatını olumsuz etkiler. Bu süreçte uzmanlardan yardım alarak bu problemi ortadan kaldırmak mümkündür. Normal uykuya karşılık, hastalık niteliğinde bir uyuma hali vardır ki, bunun nedenleri mikrobik de olabilir. Tıp dilinde Letarji denilen bu uyku, bir uyuşukluk halidir. Beyin derin bir uykuya dalar, vücut sürekli uyuşukluk içindedir. Grip, nezle gibi hastalıklar sonucu ortaya çıkan mikrobik Letarjilerde ateş yükselir. Bu durumda hastanın tam bir sessizlik içinde, dış etkilerden uzak tutulması gerekir. Beynin bir gürültü ya da dürtü sonucu irkilmesi kötü etkiler yapabilir. Antibiyotik ilaçlarının bu uyuma hastalığının tedavisinde olumlu etkileri görülmüştür. Bu ilaçların etkisiyle uyuma hali kısalır, hasta yavaş yavaş uyanmaya başlar. Uyku, yaşamın vazgeçilmez bir parçasıdır. Düzenli ve kaliteli uyku, genel sağlık ve zihin sağlığı için son derece önemlidir. Uykusuzluk veya uyku bozuklukları, mutlaka ciddiye alınmalı ve uzmanlardan yardım alınmalıdır. |
Übeyd
23 Temmuz 2024 SalıUyku apnesine yakalandığımı düşünüyorum, çünkü son dönemlerde horlama sorunum çok arttı ve sabahları yorgun uyanıyorum. Bu durum partnerimi de rahatsız ediyor, hatta uyandığımda nefes almakta zorlandığımı fark ettim. Uyku apnesinin tedavisi gerçekten mümkün mü ve hangi yöntemlerle tedavi ediliyor?
Cevap yazAdmin
23 Temmuz 2024 SalıMerhaba Übeyd Bey,
Uyku apnesi belirtileri yaşıyor olmanız oldukça rahatsız edici olabilir, ancak bu durumun tedavisi mümkündür. Uyku apnesinin tedavisinde birkaç farklı yöntem kullanılabilir. Öncelikle bir uyku uzmanına başvurmanız ve uyku testi (polisomnografi) yaptırmanız önerilir. Bu test, uyku sırasında nefes alıp verme düzeninizi inceler ve doğru teşhisi koymak için gereklidir.
Tedavi yöntemlerine gelince, yaşam tarzı değişiklikleri, CPAP (Sürekli Pozitif Havayolu Basıncı) cihazı kullanımı, ağız aparatları ve cerrahi müdahaleler gibi seçenekler bulunmaktadır. Yaşam tarzı değişiklikleri arasında kilo vermek, alkol ve sigaradan kaçınmak, yan yatmak gibi yöntemler yer alır. CPAP cihazı ise uyurken hava yollarınızı açık tutarak nefes alma sorunlarını azaltır. Ağız aparatları çene ve dil pozisyonunu düzenleyerek hava yolunu açık tutar.
Cerrahi müdahaleler ise genellikle daha ciddi vakalarda tercih edilir ve hava yolunu daraltan dokuların çıkarılması veya yeniden şekillendirilmesini içerir. Hangi yöntemin sizin için en uygun olduğunu belirlemek için bir uzmana danışmanız önemlidir. Sağlıklı günler dilerim.